ECE HASKAN'DAN "SAKLAMBAÇ": GERÇEK VE GERÇEKÜSTÜ İZLER

Fotoğraf: Ahmet Budak

Ressam ve İllüstratör Ece Haskan'ın ilk kişisel sergisi "Saklambaç", Emrah Çoban küratörlüğünde Büyükdere35'te izleyici ile buluştu. "Saklambaç" 25 Mayıs tarihine kadar Büyükdere35'te görülebilir.

Ece Haskan ile "Saklambaç" üzerine sohbet ettik. 🠓

1.) Ece Haskan kimdir? Bize kısaca kendinizden bahseder misiniz?

1997’de İstanbul’da doğdum. Güzel sanatlar lisesinde resim bölümünde, sonrasında ise MSGSÜ Grafik Tasarım bölümünde okudum. 2017’den beri tasarımcı ve İllüstratör olarak çalışıyorum. 2023’den beri ise bağımsız sanatçı olarak İstanbul’daki kendi atölyemde sanat ve tasarım çalışmalarımı sürdürüyorum. Resim, dijital sanat ve illüstrasyon alanlarında çalışıyorum. Son dönemde heykel gibi üç boyutlu üretimler de yapmaya başladım.

5/17/24

2.) Serginizin kavramsal çerçevesi ve tematik yapısı nasıl şekillendi?

Gerçek ve gerçeküstü imgeler arasında çalışmayı seviyorum. Ele aldığım hayal - gerçek arasındaki durum sergi üretiminde beni ironi, çok anlamlılık gibi alanları araştırmaya yöneltti. Sonrasında ise sergimizin küratörü Emrah Çoban ile kavramsal çerçeve üzerine çalışmalar yaparak bu kavramları oyun teması ile yansıtabileceğimizi düşünerek küratöryel çerçeveyi geliştirdik.

3.) Sergideki eserler gündelik yaşamın tutarsızlıkları ve ironik hikayeler ile nasıl bir ilişki kuruyor?

Kişisel deneyimlerim üzerinden durumlar, hisler ve bana ilginç gelen imgeler üzerinde çalışıyorum. Herkesin her gün gördüğü, kendisine en yakın olan imge, insan bedeni üzerinde bir oyun kuruyorum. İnsan ilişkileri, tanıdık hikayeler ve masallar da aslında günlük hayatta yansımalarını yaşadığımız hikayeler.

4.) Saklambaç’ın en zorlayacı ve en ödüllendirici kısımları nelerdi?

Benim ilk kişisel sergim olduğu için benim adıma sergi kurulumuna kadar büyük bir heyecan ve belirsizlik ile ilerleyen bir süreç oldu. Genç bir sanatçı olarak Türkiye’de maddi destek / sponsor bulmak gerçekten zorlayıcı. Üretim ve prodüksiyon anlamında sergi anına kadar zorlandım. Aynı zamanda, daha önce kullanılmamış bir sergileme biçimi olarak pleksi çerçeveler tercih etmek de beni zorladı, çünkü kurulum anına kadar nasıl görüneceklerini bilmiyorduk. Sergi açılışından sonra ise ziyaretçilerden gelen dönüşler gerçekten mutlu ediciydi.

5.) Saklambaç içersindeki eserlerin oluşturulma süreci hakkında ortak neler söyleyebilirsiniz?

Aslında tüm eserlerde bir oyun durumu var. İnsan bedeniyle oynadığım, hikayeleri ve masalları değiştirerek anlamlarıyla oynadığım, gerçekten oyun üzerinden iletişim kurguladığım eserler var. Bu sebeple ‘Saklambaç’ içinde tüm eserlerle izleyiciyi de sergiyi izleme ve çok katmanlı anlamlar arasında öznel yorumunu bulmasına dair bir oyuna davet ediyorum.

Eserler benim bireysel deneyimlerim ve dünyayı algılama biçimimden yola çıkarak şekilleniyor. Pratikte ise eserleri seriler halinde çalışıyorum. Bir kavramla ilgilenmeye başladığımda seri olarak çalışıyorum ve bir çok imge üretiyorum. Bu sergide de ürettiğim 3 farklı seriyi görebiliriz. Üretim sürecinde fikre göre materyal seçiyorum ve aktardığım konular bazen iki boyutlu bazense üç boyutlu halde izleyiciyle buluşuyor.